Stratejik İnovasyon için Tasarım Odaklı Düşünme (Design Thinking)
Kurumsal hayata Garanti Ödeme Sistemleri’nde (GOSAS) adım attım. Bu şirketi seçmemdeki temel sebep, o zamanlarda pek çok şirkette olmayan “inovasyon” odaklı bir bölümü olması ve bankacılık sektöründe pek çok inovasyonu ardı ardına hayata geçirmesiydi. 2008 yılının Ağustos ayında, GOSAS’da resmi olarak çalışmaya başlamamdan sadece birkaç hafta sonra, zamanın Genel Müdürü (şu an Garanti’yi satın alan BBVA’nın Global Ödeme Sistemlerinden Sorumlu Başkanı ve Türk Bankacılık sektörünün duayenlerinden) Mehmet Sezgin, örnek bir vizyonla, “şirketin inovasyon stratejisi tek bir bölümün hedefleriyle oluşturulmamalı; inovasyon her bölümün iş yapışının temel odağı olmalı” diyerek inovasyon bölümünü kapattı. Mehmet Bey, fark yaratmak adına, doğru organizasyon yapısının gerekliliklerini erken fark etmiş ve bunu uygulamıştı. Son zamanlarda pek çok şirket benzer biçimde kurum içi inovasyon kültürünü yerleştirmeye çalışırken, şirket değerleri arasına inovasyonu mutlaka ekliyor. Ancak, inovasyonun kağıt üzerinden gerçek hayata geçiş sürecinde, şirket çalışanlarının bir takım metodojilere ve süreçlere ihtiyaçları oluyor.
Oldukça populer bir söylem haline gelen inovasyon olgusuyla birlikte, inovasyonu destekleyen bir kavram olarak “design thinking” (tasarım odaklı düşünme) de gün be gün daha çok ön plana çıkmaya başladı. Birden trend olup, çok çabuk unutulan moda terimlerin aksine, özellikle son 5 senedir hızla ivme kazanmaya başlayan “design thinking” yöntemine iş dünyasında da ilgi hızla artmakta. GE, P&G, Harley Davidson, Pepsi, “büyük yenilikçiler ve liderler, tasarım odaklı düşünürler olmalı” vizyonundan hareketle, şirket yönetimlerinde “design thinking”i yerleştirmeye çalışan global markalardan yalnızca birkaçı. Yönetimsel açıdan, oldukça önemli bir paradigma değişikliği içeren, bu nedenle de dönüşüm gerektiren tasarım odaklı düşünme, doğru gerçekleştiği takdirde, inovasyona katalizor olmasının yanında, rekabette farklılaşmayı ve müşteri memnuniyetini artırmayı da sağlıyor.
HBR (Harvard Business Review) da Eylül sayısında, “Tasarım Odaklı Düşünmenin Evrimi” (The Evolution of Design Thinking) başlığıyla bu konuya kapağında yer verdi. (Design Thinking Comes of Age: http://hbr.org/2015/09/design-thinking-comes-of-age?utm_campaign=Socialflow&utm_source=Socialflow&utm_medium=Tweet) Tasarım Odaklı Düşünme Rüstünü İspatlıyor (Design Thinking Comes of Age) başlığıyla yayınlanan makalede büyük firmaların çoğunun, “tasarım” anlayışını işletmelerinin merkezine yerleştirmeye başladıklarını ve temel amacın tasarım ilkelerini çalışanların iş yapış şekillerine entegre etmek olduğu vurgulanıyor. Bu yeni yaklaşımın, modern teknoloji ve iş hayatının getirdiği artan karmaşıklığa bir yanıt olarak kendine yer açtığı; çünkü son kullanıcıların, teknolojiler ve diğer karmaşık sistemler ile etkileşimlerinin basit, sezgisel ve zevkli olmasını istedikleri belirtiliyor.
HBR – Design Thinking: https://hbr.org/video/4443548301001/the-explainer-design-thinking
HBR Eylül sayısında, tasarım odaklı düşünme ile bir dönüşüm gerçekleştiren Pepsi’nin global CEO’su Indra Nooyi ile bir söyleşi de yer alıyor. Şirketin her kritik sürecinde etkisi olmaya başlayan tasarım, Nooyi’ye göre, ürün geliştirmeden tutun da ürünün raftaki görünümüne ve müşteri ürünü satın aldıktan sonra ürünle nasıl bir etkileşim kurduğuna kadar hemen her süreçte rol oynuyor..
What is Design Thinking?
Tasarım odaklı düşünmeyi organizasyonlara adapte etmek ve tasarım odaklı bir kültür oluşturmak için kabul görmüş genel metodoloji şu adımlardan oluşmakta:
1. Bir probleme çözüm getirmek üzere müşteri odaklı bir yaklaşımla,
müşteriyi, müşterinin ihtiyaçlarını, beklentilerini, davranışlarını ve tutumlarını derinden anlayarak, kullanıcı deneyimine odaklanma.
2. Farklı fikirlerin ve yaratıcı düşünme tarzının desteklenerek, olaylara
farklı açılardan bakıp, karmaşık problemlere çözüm getirecek modeller geliştirebilme yeteneğini kazanma.
3. Prototiplerle fikirleri çok hızlı test edip, hızlı aksiyon ve geri bildirim
alabilme.
4. Belirli dönemlerde risk alıp, riskleri belli seviyeye kadar tolere
ederek, başarısızlık korkusunu ortadan kaldırma.
5. Bir ürün ya da servisin kullanılabilirliği, değer algısı ve fizibilitesini
sürekli sorgulayarak, gereksiz özelliklerden soyutlayıp basit ve amaca uygun bir değer önerisi oluşturma.
Geleneksel iş yapış şekli belirli metrikler ve analitik düşünce tarzına odaklanırken, tasarım odaklı düşünmenin odağında insan merkezli hedefer ve yaratıcı bakış açısı bulunuyor. Bu nedenle, kurumsal yapılara ve şirketlere, tasarım odaklı düşünmeyi yerleştirmek kısa sürede mümkün olmuyor. Fark yaratan başarı, bu iki yöntemi harmanlamaktan geçiyor, bunu da en başarılı şekilde icra ederek rekabette fark yaratan, müşterileri açısından da vazgeçilmez olmayı sağlayan şirketlerin başında Apple geliyor.
Tasarım odaklı düşünmeyi işinizde uygulamak istiyorsanız, öncelikle çok iyi bir gözlemci ve araştırmacı olmanız şart, özellikle müşteri deneyimine odaklanmalı ve müşterinin duygusal deneyimlerini anlamanız gerekiyor. Tasarım odaklı düşünceyi statükodan ayıran noktayı, temel insan ihtiyaçlarına yaptığı vurgu oluşturuyor. Gözlem ve araştırma aşamasında, hangi sorunları kimin için çözmeye çalıştığınızı netleştirip aynı sorunu çözmek için denenen farklı denemeleri incelemeniz gerekmekte.
Tasarım odaklı düşünmede diğer bir önemli nokta hayal gücü. Daha önce keşfedilmemiş alanlar bulmak için odaklanıdğınız konuyu birden çok açıdan ele alıp, hayalgücünüzü bilgi ve konsept arasında bir köprü olarak konumlandırmanız gerekiyor. Gözlem ve hayalgücünün ardından, prototip ile başlayan yapılandırma aşaması, tasarım odaklı düşünme sürecinde önemli bir araç konumunda. Prototipleme, müşteriden hızlı geri bildirim alıp, gözlem sonucu hayal edilen ürünün doğru bir şekilde yorumlanıp yorumlanmadığına yönelik önemli bir yönlendirme sağlamakta. Buradaki ana amaç hataları sık ve hızlı bir şekilde görüp, bunları çabukça düzeltip, doğru yolda ilerlendiğinden emin olmak. Prototip sonrası, hedeflerin gözden geçirilip, müşteri ile uyumlu bir şekilde uygulanması süreci başlıyor. Tüm bu süreçlerde sürekli geribildirim alarak, başarıyı ölçümleyerek, iteratif bir öğrenme süreci geliştirmek hayati önem taşıyor.
Tim Brown Ted Talk: https://www.youtube.com/watch?v=RRFKDdRsvjk
Tasarım, ürününüz ya da fikrinizin müşteri ile etkileşiminin nasıl olduğunu belirlediği için, sürdürülebilir başarı açısından çok kritik bir öneme sahip. Pek çok insan, tasarımı bir sanat olarak algılasa da (ki pek çok bakımdan doğru), tasarımı bir düşünce ve iş yapış biçimi haline getirmeniz markanızı “love mark” haline getirerek, bağımlılık yaratan deneyimler hayata geçirmenize olanak sağlayacaktır. Unutulmamalı ki, “tasarım sadece nasıl göründüğü ya da nasıl hissettirdiği ile ilgili bir şey değildir. Tasarım nasıl çalıştığı ile ilgilidir.” (Design is not just what it looks like and feels like. Design is how it works – Steve Jobs)